İZMİR (İGFA) – Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lider Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Lideri Hayrettin Uçak, “Türkiye’nin iklim ve coğrafik özellikleri, meyve ve zerzevat üretimi için çeşitlilik ve kalite açısından eşsiz bir zenginlik sunmaktadır. Bu nedenle, Türkiye birçok meyve ve zerzevatın anavatanı ve en büyük üreticisi olarak ayrıcalıklı bir pozisyona sahiptir. Klasik üretim teknikleri ve çağdaş işletimlerin uyumlu bir biçimde bir ortaya getirilmesi, ihracatçılara değerli avantajlar sunmaktadır. Türkiye’nin ABD’ye olan meyve ve zerzevat mamulleri ihracatını artırmak maksadıyla yürüttüğü tanıtım çalışmaları da bu zenginlikleri ve avantajları vurgulamaktadır.” diye konuştu.
Başkan Uçak, “Son bilgilere nazaran, Türkiye’nin evvelki yıl ABD’ye meyve ve zerzevat mamulleri ihracatı %26 artarak 343 milyon dolarlık bir hacme ulaşmıştır. Bu artış, Türk meyve ve sebzelerinin ABD pazarında giderek daha fazla talep görmesiyle direkt alakalıdır. Türkiye’nin dünyanın her pazarındaki şimdiki trendlere süratli bir biçimde adapte olma yeteneği, ABD pazarındaki muvaffakiyetini güçlendirmektedir.” dedi.
Su eserleri ve hayvansal mamuller dalında bütün eser gruplarımızda dünyanın birinci 10 ülkesi ortasında olduklarını belirten Ege Su Eserleri ve Hayvansal Mamulleri İhracatçıları Birliği Lideri Bedri Girit, su eserleri ve hayvansal mamulleri kesimi, dünya protein gereksiniminin karşılanmasında hayati bir rol oynadığını söyledi.
“Birliğimiz bünyesinde yer alan bütün eser gruplarımızda dünyanın birinci 10 ülkesi arasındayız” diyen Girit, “Su eserleri dalında Türkiye olarak, levrek ve çipurada dünyanın en büyük levrek ve çupra üreticisi ve ihracatçıyız. Ayrıyeten, son devirde Karadeniz’de yetiştirmeye başladığımız Türk somonuna kesimimizin parlayan yıldızı olarak tüm dünyada büyük bir ilgi uyandırdı. Yeniden Birliğimiz eser kümelerinden kanatlı etleri üretiminde dünya çapında 8. Sıradayız.” diye konuştu.
DÜNYA MUTFAĞINDA TÜRK MALZEMELERİ
Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği İdare Konseyi Üyesi Turkish Tastes Ambassador Kazım Gürel ise ABD’li şeflerin Türk Lezzetlerini gündemlerine almaları için eğitim çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.
“Bu nedenle Turkish Tastes referans kitabı serisini çok önemsiyoruz ve kitabımızın ikinci sayısını yayınlamanın memnunluğunu yaşıyoruz” diyen Gürel, “Biz EİB olarak Türk eserleriyle bütün mutfaklarda neler yapılabileceğini Turkish Tastes Projemiz de gösterdik. Turkish Tastes isimli referans kitabı hazırladık. Kitapla maksat kitleye bir yandan eserlerimizi, mutfağımı ve kültürümüzü tanıtırken bir yandan da Türk eserlerinin dünyanın tüm mutfaklarında kullanılabileceğini göstermiş olduk. ABD’li şeflerimizi Türkiye’de ağırladık ve eserlerimizin tarladan sofraya seyahatini Anadolu’nun eşsiz misafirperverliğiyle deneyimlediler. Önümüzdeki periyodun en kıymetli aktifliği olacağına inandığımız Turkish Tastes Restoranı Programından da birinci defa bahsetmek istiyorum. Bu programla “Dünya mutfağında Türk materyalleri yaklaşımımızı” son tüketicinin tecrübesine sunacağız. ABD genelinde işbirliği yapacağımız restoranlar, Turkish Tastes eserleriyle hazırlanan menüleri konuklarına sunacak.” diye konuştu.